Ürogenital Sistem ve Cinsiyet Hormonları » Diğer Jinekolojik İlaçlar » Diğer Jinekoloji İlaçları » Prolaktin İnhibitörleri » Bromokriptin
Formülü:
Farmakolojik özellikleri:
Endikasyonları:
Endokrinoloji:Prolaktine bağlı menstrüel siıklus bozuklukları ve infertilite:(hiperprolaktinemik ve normoprolaktinemik durumlarda) Amenore oligomenore Luteal faz yetmezliğiİlaca bağlı hiperprolaktinemik bozukluklarProlaktine bağlı olmayan kadın infertilitesi:Polikistik over sendromu, anavualutuvar sikluslar, anti-östrogentedavisinde ek olarak.Prolaktinomalar:-Prolaktin salgılayan mikroadenomlar ve makroadenomların konservatif tedavisi-Cerrahi girişimden evvel tümörün boyutunun küçülmesi ve alınmasını kolaylaştırmak için -Cerrahi girişiminden sonra eğer prolaktin seviyesi hala yüksek ise Akromegali:Cerrhai girişim ve radyoterapide tamamlayıcı tedavi olarak veya bazı özel durumlarda tek başına büyüme hormonu serum sviyesini düşürmede.Fizyolojik laktasyonun inhibisyonu:-Medikal nedenlerle puerperal laktasyonun durdurulması ve önlenmesi-Düşük sonrası laktasyonun önlenmesi-Puerperal meme angorjmanı-Başlangıçtaki puerperal mastitSelim Meme Hastalıkları:-Mastalaji-Memedeki selim kistik venodüler durumlar, özellikle fibrokistikmeme hastalığıPremenstrüel Semptomlar:-Meme hassasiyet, sikliködem, şişkinlik, psişik, bozukluklar.Erkekte Hiperprolaktinemi:-Prolaktine bağlı hipogonadizim Nöroloji:Bromokriptin tek başına veya diğer antiparkinson ilaçlarla kombine olarak, idiopatik ve postensefalitik Parkinson hastalığının her safhasında endikedir.
Kontrendikasyonları:
Ergo alkoloitlerine hassas kişilerde gebelik toksemisinde, kan basıncı yüksek, koroner arter hastalığı veya belirtileri olan, geçmişinde ciddi psişik bozukluklar olan postpartum ve uerperral dönemindeki kadınlarda kullanılmamalıdır.
Uyarılar/Önlemler:
-Postpartum dönemde bromokriptin alan kadınların kan basıncı, özellikle tedavinin ilk günlerinde dikkatle gözlenmelidir. Kan basıncını değiştirebilen ilaçlara çok yeni tedavi görmüş veya görmekte olan hastalarad özellikle dikkatli olunmalıdır.
-Çocuk doğurma yaşındaki kadınlar bromokriptin ile tedavi sırasında oral kontraseptifler yerine başka uygun koruma yöntemlerine başvurmalıdırlar.
-Hiperprolaktinemiye bağlı olmayan vakaların Bromokriptin ile tedavisisinde, belirtileri giderecek en düşük doz uygulanmalıdır. Böylece prolaktinin normal düzeyin altına düşmesi ve luteal fonksiyonunun azalması önlenir.
-Mastalaji veya memede nodüler veya kistik değişikliklerin tedavisinden önce habis bir durum olup olmadığı belirlenmelidir.
-Gastrik ülserli akromegalik hastalarda nadiren gasrointestinal kanama bildirilmiştir. Bü yüzden özgeçmişlerde peptik ülser bulunan akromegalik hastalarda tercihen başka bir tedavi uygulanmalıdır. Eğer bu vakalarda bromokriptin kullanılması zorunluysa hastaların gastrointestinal reaksiyonları derhal bildirmeleri istenmelidir.
-Bütün ilaçlar gibi gebe kalmak isteyen hastalarad tedavinin devamını gerektiren tıbbi bir neden olmadığı takdirde, gebelik sapatananınca tedavi kesilmelidir. Bu gibi durumlar ilacın kesilmesi sonucudüşük oranında hiçbir artış gözlenmemiştir. Yapılan çalışmalar gebelik boyunca uygulanan bromokriptinin gebelik sürecini menfi yönde etkilemediğini göstermiştir.
-Pitutier bir adenom varlığında gebelik meydana gelmiş ve bromokriptin tedavisi kesilmişse hasta gebelik süresince dikkatle takip edilmelidir.
Belirgin prolaktinoma büyümesi belirtileri gösteren hastalarda cerrahi girişim veya Bromokriptin tedavisine yeniden başlamak gerekebilir.
-Psişik bozuklıklar, ciddi kardiovasküler hastalık geçirmiş hastalar Bromokriptin tedavisi sırasında dikkatle izlenmelidir.
-Yüksek dozlarda (130-140) mg uzun süreli(2-10 yıl) Bromokriptin tedavisi gören Parkinsonlu hastalarda ender olarak plevral sıvı toplanması bildirilmiştir.Açıklanamayan plevna-pulmoner bozuklukları oılan hastalar muayene edilmeli ve gerekirse Bromokriptin tedavisi kesilmelidir.
-Uzun süre 30 mg'ın üzerinde dozlarda Bromokriptin tedavisi gören hastaların pek azında retroperitoneal fibrozis vakaları bildirilmiştir. Oluşabilecek retroperitoneal fibrozis'in erken ve reversibl dönemde teşhis edilmesi için, bu gruptaki hastalarda sırt ağrısı, bacaklarda ödem, bozulmuş böbrek fonksiyonları gibi belirtilerin aranması önerilir. Retroperitoneumda fibrotik değişimler teşhis edildiğinde veya varlığından şüphelendiğinde Bromokriptin tedavisinin kesilmesi gereklidir.
-Bazı hastalarda, özellikle tedavinin ilk günlerinde hipotansif reaksiyonlar rahatsız edici olabileceğinden araç kullanırken ra da makinalarad çalışırken dikkatli olunmalıdır.
-Alkol Bromokriptin tolerabilitesini azaltabilir.
-15 yaşından küçük çocuklarda kullanılmamalıdır.
Yan etkiler/Advers etkiler:
Tedavinin ilk günlerinde tedavinin kesilmesini gerektirmeyecek kadar hafif bulantı, baş dönmesi, yorgunluk veya kusma görülebilir. Başlangıçda görülebilecek bulantı veya kusmayı önlemek için Bromokriptin kullanımından bir saat önce uygun bir antiemetik verilebilir. Çok nadir olarak ortostatik hipotansiyon görülebilir.Bu nedenle ayakta tedavi gören hastalarda kan basıncının kontrol edilmesi tavsiye edilir. Yüksek dozlarda, kabızlık, uyku hali, halusinasyon, diskinezi, ağız kuruluğu, baş ağrısı konfuzyon, bacak kramplar ve allerjik cilt reaksiyonları bildirilmiştir. Bütün bu yan etkiler doza bağlı olup, dozun azalmasıyla genellikle kaybolur. Özellikle Raynaud;s sendromlu kişilerde uzun süreli tedavilerde soğuğa bağlı olarak el ve ayak parmaklarında reversibl solgunlaşma görülebilir.Ender vakalarda hipertansiyon, miyokard enfarktüsü, konvülsiyonlar, inme ve psışık bozukluklar gibi ciddi istenmeyen etkiler bildirilmiştir.
İlaç etkileşimleri:
Bromokriptin eritromisin ve josamisin ile birlikte kullanıldığında dikkat edilmelidir. Oral kontraseptiflerle birlikte kullanılmamalıdır. Diğer ergo-alkoloid türevleri ile birlikte kullanılması önerilemez.
Kullanım şekli ve dozu:
Bromokriptin bir miktar yiyecekle birlikte alınmalıdır., eritromisin, oral kontraseptifler ve antihipertansif ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır. Menstrüel siklus bozukluğu ve kadın infertilite:Günde 2-3 defa yarım tablet.Gerekirse doz giderek iki katına çıkarılabilir.Tedaviye menstrüel siklus normalleşinceye veya ovalasyon sağlanıncaya kadar devam edilir.Semptomların tekrarlanmasını önlemek için gerektiğinde tedavi birkaç siklus boyunca sürdürülür.Prolaktinomlar:Günde 2-3 defa 1/2 tablet. Doz plazma prolaktın düzeyi yeterince düşene kadar kademeli olarak yükselir.Premenstrüel semptomlar:Siklusun 14'ncü gününde 1/2 tabletle tedaviye başlanırve doz menstrüasyon başlayıncaya kadar yarımşar tabletler halinde günde2 defa 1 tablet yükselir.Erkek hipogonadizmi: Günde 2-3 defa 1/2 tablet ile başlanır ve doz giderek günde 2-4 tablete yüseltilir.Akromegali:Tedaviye günde 2,5-3,75 mg. (2-3 defa 1/2 tablet) ilebaşlanırve doz,klinik cevaba vetoleransa bağlı olarak giderek günde 4-8 tablete kadar yükseltilir.Laktasyon inhibisyonu: 14 gün süreyle günde 2 defa 1 tablet tedaviye doğumdan veya düşükten sonra mümkün olduğu kadar erken başlamalıdır. Bazen tedavinin kesilmesinden 2-3 gün sonra hafif bir süt salgısı görülebilir.Bu durumda tedaviye aynı dozla bir hafta daha devam edilir. Puerperal meme angorjmanı:Günde 2.5 mg.(1 tablet). Gerekirse,laktasyonu tamamen durdurma riski olmayacak şekilde,6-12 saat sonra 1 tablet daha alınabilir.Başlangıçtaki puerperal mastit:Laktasyon inhibisyonunda kullanılan dozun aynısı.Gerektiğinde tedaviye bir antibiyotik eklenebilir. Selim meme hastalıkları :Tedaviye günde 2-3 defa 1/2 tabletle başlanır ve dos giderek iki katına yükseltilir.Parkinson hastalığı:Tedaviye düşük dozla başlanılır. İlk hafta boyunca tercihen geceleri 1.25 mg.(1/2 tablet.) Minumun efektif doz hastanın tedavi cevabına göre yavaş yavaş titre ederek saptanmalıdır. Günlük dozaj herhafta 1.25 mg./gün olmak üzere tedricen arttırılır.Günlük doz 2 veya 3 kerede verilmelidir. Beklenen tedavi cevabına 6-8 hafta içerisinde erişilir.Aksi taktirde doz haftada 2.5 mg./gün olmak üzere arttırılmaya devam edilir .İstenmeyen belirtiler görüldüğü taktirde günlük doz azaltılmalı ve en az bir hafta süreyle bu doz verilmelidir. İstenmeyen belirtiler ortada kaybolduğunda doz tekrar yükseltilmelidir. Levodopa tedavisi görüp motor bozuklukları gösteren hastalarda Bromokriptin ile tedaviye başlanmadan önce levodopa dozu azaltılmalıdır. Bromokriptin ile iyi cevap alındığında levodopa dozu giderek dahada düşürülebilir veya levodopa tedavisi tamamen kesilebilir.Tek başına veya kombine tedavilerde bromokriptin dozu günde 10 ile 40 mg.arasında değişmektedir.Nadir durumlarda daha yüksek dozlar gerekli olabilir.
Atc Kodu:
G02CB01
Üretici Firma:
Münir Şahin İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Telefon: (216) 306 62 60
Email: info@münirsahin.com